Murat Ve Çiğdem Yakınlaşıyor

Çiğdem ve kocası Murat babasının evinde 1 gece kalmışlardır ve gitmek için hazırlanırlar

Murat-Baba her şey için çok teşekkür ederim akşam çok güzeldi

Selim-Sırf özel günlerde değil her zaman bekleriz sizi

Süheyla-Çiğdem al şu pişileri evde kayınlarınla yersiniz

Çiğdem-Anne bunlar fazla

Süheyla-Olsun kızım yersiniz evde

Serpil-Görüşürüz Çiğdem kayınvalidenlere selam söyle

O sırada şiddetli sağanak başlar Murat arabayı durdurur camı açar elini yağmura sokar

Çiğdem-Murat ne yapıyorsun hasta olacaksın

Murat arabadan iner

Çiğdem-Murat ne yapıyorsun Murat

Murat-Çiğdem hadi gel yağmurda ıslanalım

Çiğdem-Murat içeri gir hasta olacaksın

Çiğdem dayanamaz arabadan iner ikisi çocuklar gibi çamurda zıplarlar birbirlerine sarılırlar ve dudak dudağa öpüşürler ve sonra el ele tutuşup dönerler

Murat-Yağmur çok güzel yağıyor dimi aşkım

Çiğdem-Evet aşkım 

Sonra eve kahkaha atarak sırılsıklam gelirler

Belgin-Murat ne oldu oğlum niye bu kadar ıslandınız arabayla gelmediniz mi

Çiğdem-Anne ben

Belgin-Tamam Çiğdem odanıza gidin üstünüzü değişin banyo yapın

Selim Murat'ın getirdiği hediyeye bakar yanına Süheyla gelir ve

Süheyla-Ne düşünüyorsun

Selim-Çiğdemi gördüğüm için çok mutluyum  Allah'a şükrediyorum Çiğdemin Murat gibi kocası olduğu için bak bu hediyeyi bana Murat hediye etti bir de şu duayı ediyorum Esmanın arkadaşı Serhat'ın iyileşmesi

Esma anahtarla sırılsıklam eve girer

Süheyla-Esma sen çok ıslanmışsın

Esma-Ne yapayım yenge yağmur beni ıslattı

Selim-Ne oldu yağmurda çok gezdin her halde

Esma-Evet amca çok eğlenceliydi

Süheyla-Kızım eğlenceli diyorsun ama ya hasta olursan

Esma-Yengem eğer hasta olursam bana tarhana çorbası yaparsın iyileşirim dimi amca

Süheyla-Canım kızım hep mutlu ol tamam mı

Selim-Hadi güzel kızım git üstünü değiş banyo yap hasta olma

Murat banyo yapmıştır  ayna karşısında saç kurutma makinesiyle saçlarını kurutmaktadır

Ertesi gün olmuştur 

Selim-Süheyla ben Esmayla alışverişe kadar gideceğim eve bir şey lazım mı

Süheyla-Süt al yeter

Esma-Amca ben hazırım

Selim-Tamam kızım

Çiğdemde Murat'ı yanağından öperek uyandırır

Çiğdem-Günaydın

Murat-Günaydın

Kol saatine bakar

Murat-Zaman geçmiş işe geç kalmışım

Çiğdem-Olsun önemli değil insanlık hali

Murat-Bir günde geç kalayım ne olacak

Murat hapşırı verir

Çiğdem-Çok yaşa 

Murat-Sende gör

Murat-Bugün kahvaltıda ne var

Çiğdem-Sen ne istersen

Murat-Krep yap canım krep çekti

Çiğdem-Tamam salona geç kalma

Selim ve Esma alışverişe gitmeden önce Serhat'a uğrarlar ve Serhat'a hediye verirler

Serhat paketi açar ve içinden pastel boya çıkar

Serhat-Çok güzel çok teşekkür ederim Esma ilk senin resmini yapacağım

Selim-Serhat yavaş yavaş iyileşiyor

Selma-Evet ama bazı şeylerden çok korkuyor bazen de inatçılığı tutuyor

Selma Serhat'ın odasına girer ve Serhat orada resim yapmaktadır annesini görür ve

Serhat-Anne Esmanın amcasının resmini yapabilir miyim

Selma-(gülümseyerek) Yapabilirsin

Ferit elinde market poşetleriyle eve gelir

Süheyla-Oğlum alışveriş nasıl geçti

Ferit-Nasıl geçsin anne aynı işte

Süheyla-Tamam oğlum yarın babalar günü Çiğdemde gelecek haberin olsun

Ferit-Ha bir bu eksikti bu kız çok sık gelmeye başladı buraya telefon denen alet var bir telefon açıp babama babalar gününü kutlaya bilir

Süheyla-Oğlum senin ağzından çıktığı kelime kulağın duyuyor mu

Ferit-Beni uyarmaya kalkma anne yok babamın doğum günü yok babalar günü bıktım artık ya

Selim o sinirle mutfağa gelir

Selim-(sinirli bir şekilde) Ferit

Ferit'in yanına yaklaşarak

Selim-(sinirli) Demek öyle ha Ferit biz senden bıkmadık ama her şeyine katlandık o işe girdim iyicene şımardın

Süheyla-Selim o daha genç

Selim-(bağırarak) Genç diye saygısızlık mı yapması gerekiyor sanki biz onun ailesi değiliz arkadaşıyız bu çocuğun hiç bir şeyini eksik etmedik

Süheyla-Selim tamam artık

Selim-(sinirlenerek)Ben Serpile acıyorum bu adama iyi katlandı zamanında şuna bir iki tokat atsaydım bu böyle olmayacaktı ben emekliyim hala bu yaşımda çalışıyorum tamam senin annen baban olmaya biliriz ama sen bizim oğlumuzsun bana bak Ferit eğer böyle davranmaya devam edersen bu evden dönmemek üzere gidersin

Ferit ağlayarak mutfaktan çıkar

Süheyla-Senin şekerin var sinirlenmemen lazım

Serpil le Suna telefonda konuşmaktadır

Serpil-İşte böyle Suna babam Ferit'e baya sinirlendi neredeyse dövecekti

Suna-Üzülme Serpil abla onlar baba oğul kavgada ederler barışırlar da

Serpil-Ama babam çok sinirliydi Ferit'i evden kovacağını söyledi

Suna-Üzülme Selim amcayı severim iyi adamdır sinirlenir sinirlenir sonra geçer

Serpil-Neyse Sunacığım şimdi kapatıyorum babam sinirli sana şikayet etmişim gibi olmasın görüşürüz sonra

Suna-Görüşürüz Serpil Abla

Selim odasında üzgün üzgün oturmaktadır yanına Süheyla gelir ve

Süheyla-Üzülme hayatım her ailede olan birşey o

Selim-Hayır Süheyla her ailede olan şey değil o biz 3 çocuğumuzdan hiç bir şey istemiyoruz tek istediğimiz şey sevgi ve saygı biz çocuklarımızın hep mutluluğunu istedik ama o Ferit yüzünden en sonunda mezara gireceğim

Selim üzgün üzgün salona gelir

Serpil-Baba iyi misin

Selim-Eğer o adamın oğlu o kadar terbiyesiz saygısızsa nasıl iyi olsun

Serpil-Baba sinirlenme

Selim-Sabır bir yere kadar kızım artık yeter burama kadar geldi söyle kocana ben emekliyim hala çalışıyorum onun parasına ihtiyacım yok eğer istiyorsa tutar kendine ayrı ev gidebilir

Serpil-Baba Ferit çok ileri gitti

Ferit odasında bavul hazırlarken Serpil sinirle odaya gider

Serpil-(sinirli)Babama ne dedin sen bugün bana kocana sahip çık dedi bana

Ferit-Annem yarın babalar günü Çiğdem de gelecek dedim bende Çiğdem artık evli barklı kadın nasıl gelsin dedim sonra bana saymaya başladılar yok terbiyesizmişim yok saygısızmışım bende bavulumu hazırlayıp gidiyorum bensiz rahat etsinler alt tarafı işe girdim be bavulumu alıyorum buradan gidiyorum

Serpil-Ferit saçmalama bırak şu bavulu

Ferit-Hayır bırakmayacağım

Serpil-Burası Çiğdeminde babasının evi gelip babalar gününü kutlamaya babamın elini öpmeye gelecek tabi

Ferit-Çiğdem benim kardeşim gelecek tabi başım üstünde yeri var

Serpil-Onlar senin annenle baban seni azarlaya bilirler dövebilirler git şimdi annemle babamın elini öp özürdile

Ferit-Yok ya işim gücüm yok o insanlardan özür mü dileceğim

Serpil-Ya özür dilesen incilerin mi dökülür eğer özür dilemezsen beni bir daha göremezsin

Ferit-Tamam ama bir şartla babama fazla pahalı hediye almayacaksın

Serpil-Tamam söz git annemle babamdan özür dile bende senin eşyalarını yerine koyayım

Ferit-Tamam

Selim bilgisayarda işini yapmaktadır odaya Ferit gelir Selim ona kaşlarını çatarak bakar

Ferit-Baba senden özür dilemeye geldim saygısızlık yapmamam lazımdı çok hatalıyım özür dilerim baba

Selim pas vermez bilgisayarda çalışmaya devam eder

Selim-Ver elini öpeyim baba

Ferit babasının elini öpmek için tutar Selimde o sinirle elini bırakır odaya Süheyla gelir

Süheyla-Selim bak çocuk pişman olmuş büyüklük yap ta affet

Selim sinirle laptopun kapağını kapatır gözlüklerini çıkarır ve ayağı kalkar

Selim-Söyle Süheyla terbiyesizin ukalanın biri gelip özür diledi diyelim affettim ne malum bir daha saygısızlık yapmayacağı söyle şu yanında ki adama onun özrüne ihtiyacım yok nasıl olsa çalışıyor maaşı var ne hali varsa görsün nerede yaşıyorsa yaşasın

Ferit-Baba sana söz veriyorum yemin ederim bir daha öyle şeyler yapmayacağım ne olur affet beni tamam Çiğdem yarın bize gelebilir

Selim-Bak oğlum ben 3 çocuğuma da saygıyı öğrettim sevgiyi öğrettim terbiyeyi öğrettim sakın bir daha ailene saygısızlık yapma bu seferlik affediyorum hadi karının yanına git eğer bir daha öyle şeyler yaparsan bu evden dönmemek üzere gidersin

Ferit-Teşekkür ederim baba

Ertesi gün olur Çiğdemle Murat babalar gününü kutlamaya babasına gitmiştir

Süheyla-Hoş geldiniz

Murat-Hoş bulduk anne

Çiğdem-Babam yok mu

Süheyla-Gelir birazdan

Salona Faruk gelir

Selim-Hoş geldiniz çocuklar

Murat-Hoş bulduk baba

Çiğdem-Hoş bulduk baba

Murat-Esma nerede

Selim-Gelir birazdan

Odaya Serpil le Ferit gelir

Ferit-(Çiğdeme sarılarak) Kardeşim hoş geldin

Çiğdem-Hoş bulduk abiciğim

Ferit-Nasılsın Murat

Murat-Sağol abi iyiyim sen nasılsın

Ferit-Bende iyiyim

Murat-Ferit abi takım elbiseyle çok yakışıklı olmuşsun

Esma salona gelir ablasıyla Murat'a sarılır

Sonra hediye fastına geçerler

Ferit babasına bir tespih hediye eder Çiğdem babasına bir şapka hediye eder ve Esma amcasına laptopuna yazıcı hediye eder

Selim-(gözleri dolarak) Canlarım benim hepinizi seviyorum

Çiğdem-Bizde seni çok seviyoruz baba

Hep beraber selfi çekilirler