Esma Taburcu Oluyor

 Esma hala hastanede yatmaktadır amcası Selim yanında refakatçı kalmaktadır

Selim-Esma yokluğun evde hissediliyordur

Esma-Amca sende benim yüzünden eve gidemedin bende özledim evimi bir an önce taburcu olsam da gitsem

Ferit telefonla Selimin cebini arar 

Selim-Efendim oğlum 

Ferit-Baba ben Esmayı merak etmiştim iyi mi

Selim-Esma gayet iyi oğlum

Ferit-Telefona ala bilir miyim 

Selim-Oğlum Esma şimdi uykuya daldı sonra görüşseniz olur mu

Ferit-Tamam baba (der ve telefonu kapatır)

Selim-Nasıl sürpriz ama evdekiler çok şaşıracak bizi görünce

Hastane odasından dışarı çıkarlarken hemşireyle karşılaşırlar

Hemşire-Çıkıyor musun Esma

Esma-Evet hemşire hanım

Hemşire-Kendine dikkat et ama tamam mı

Esma-Ederim

Hastaneden dışarı çıkarlar arabaya binip giderler

Sonra arabayla evin önüne gelirler zile basarlar kapıyı Süheyla açar Esmayı görünce şaşırı verir sonra kapıya Ferit gelir

Ferit-OOO Esma hanım seni görmek ne güzel hadi kardeşim odana git dinlen yorulmuşundur

Selim-Abin haklı kızım hadi odanda dinlen

Esma odasına gider Çiğdemde arkasından gider

Çiğdem-Esma erken taburcu oldun yoksa hastaneden mi kaçtın

Esma-Hayır abla hastaneden kaçmadım kendimi iyi hissettim doktorda beni taburcu etti 

Serpil kapının önünde durur 

Serpil-Gele bilir miyim kızlar

Esma-Gel yenge gel

Çiğdem-Esma hastaneden kaçmış

Esma-Hayır abla kaçmadım

Serpil-Benim Esmam öyle şeyler yapmaz ben Esmayı iyi gördüm

Çiğdem-Düğünüme kadar iyileşeceksin dimi daha oynayacaksın düğünümde

Esma-İyileşeceğim tabi

Serpil-Esma en kısa zamanda o askıdan kurtulacak

Ferit-Çiğdem söyle şu kardeşine kolundaki askıdan bir an önce kurtulsun

Sonra kardeşler içeri giderler herkes muhabbet ederler mutludurlar yengesi Süheyla hariç tabi ki numaradan mutluymuş gibi yapar

Süheyla-Ben hepinize meyve getireyim

Selim-Getir hanım getir Esmanın hastaneden çıkışını kutlarız

Çiğdem-Veya hastaneden kaçışını

Esma-Abla

Çiğdem-Tamam tamam sustum

Süheyla mutfağa gider eline bıçak alarak 

Süheyla-Demek hala hayattasın bende bu bıçakla senin kırık kolunu kesmessem bana da Süheyla demesinler

Süheyla evde meyve hazırlamaktadır ve elinde bir tepsi meyvelerle gelir araya fon müziği girer hem meyve yerler hem muhabbet ederler

Ertesi gün olur Esmayla Çiğdem masada kahvaltı ederler

Süheyla çocukların küçüklük resimlerine bakar yanına Leman gelir ve

Leman-Abla biz Esmayı yollamaya çalışıyoruz sen burada fotoğraf bakıyorsun hastaneden erken çıktı kesin kaçtı oradan o ne yılandır o

Sonra Selim gelir

Selim-Baldız sen ne diyorsun benim Esmam aklı başında bir kız hastaneden kaçmadı iyileşti doktor artık çıkabilirsiniz dedi bizde çıktık siz bu abla kardeş bir türlü Esmayı sevemediniz yazıklar olsun size 

der ve oradan gider

Selim gizli gizli Esmanın okulunun önünde bekler sonra Esma okuldan çıkar Leman'da onu orada beklemektedir ikisi buluşur bir taksiye binip giderler Selimde başka bir taksiye biner ve onları takip eder Leman'ın evine gelirler orada Esmanın temizlik yaptığını görünce üzülür ve gider

Çiğdem evinin balkonunda oturup ağlar yanına Esma gelir

Esma-Abla ne olur ağlama yanımızdan temelli ayrılmayacaksın ki arada misafirliğe geleceksin hem düğününe çok var senin taa ağustosta

Çiğdem-(ağlayarak) Ama elimde değil Esma 21 senelik kaldığım evden ayrılıyorum baba evinden

Esma-Bak abla eğer ağlamaya devam edersen sana küserim

Çiğdem gülümsemeye başlar

Esma-Hadi içeri gidelim artık amcam neredeyse gelir

Selim anahtarla eve girer Esma ve Leman arkasından gelir

Selim-Kızım gene geç kaldın

Esma-Trafik vardı amca

Selim-(bağırarak) Bana yalan söyleme Esma trafik yoktu seni bugün takip ettim baldızın evine temizliğe gidiyorsun baldız evi kendin temizleyemiyorsun da veya bir kadın tutamıyorsun da Esmaya evini temizletiyorsun

Leman-Ben dedim Esma kızım yapma dedim amcan duyarsa çok kızar dedim

Selim-Yalan söyleme baldız

Leman-Hayır yalan söylemiyorum

Süheyla-Leman yalan söylemez

Selim-(sinirlenerek) Hayır Süheyla bu planı kardeşinle beraber yaptınız

Süheyla-Selim bağırma o benim kardeşim hakaret yemesine tahammül edemem

Çiğdem-Esma sen trafik var deyip hep teyzeme mi gidiyordun teyze niye söylemedin

Süheyla-Çiğdem hadi kızım biraz dışarı çıkın

Selim-Hayır hiç bir yere gitmeyecekler Esma söyle bana baldızın evini temizlemek sana mı kaldı sen mi istedin temizlemek yoksa sana yaptırdılar mı söyle bana kızmayacağım söyle Esma söyle 

Çiğdem-Baba tamam kız korktu üstüne gitme artık

Selim-Gerçekleri söyleyene kadar üstüne gideceğim

Esma-(ağlayarak) Amca şuan konuşacak durumda değilim

Selim-Sen Leman teyzeni koruyorsun biliyorum ama söyleyeceklerim var söyle baldız niye Esmayı hizmetçi gibi kullandın

Süheyla-Selim yeter artık

Selim-(sinirlenerek) Sus Süheyla Çiğdemle Ferit'e gösterdiğin ilgiyi bu kıza göstermedin

Leman-Enişte

Selim-Baldız sus bir daha işlerime burnunu sokma hee şimdi anladım Esmayı merdivenlerden sen ittin dimi

Esma-(ağlayarak) Amca Leman teyzenin hiç bir suçu yok benim dikkatsizliğim sadece ayağım kaydı o kadar amca ben bu evden gideceğim yengem zaten beni hiç sevmedi

Selim-Hiç bir yere gitmeyeceksin Esma yoksa öbür tarafta annenle babanın yüzüne nasıl bakacağım

der üzüntüyle odasına gider ve yatağına uzanıp düşünür sonra yanına Süheyla gelir sırtına dokunarak

Süheyla-Uyuyamadın mı daha

Selim-Gözüme uyku girmiyor Süheyla 

Ertesi gün olur Esma yataktan kalkar ve koridorda yengesi Süheylayla karşılaşır

Süheyla-Günaydın kızım

Esma-Günaydın yenge

Süheyla-Kolun nasıl oldu

Esma-Biraz daha iyi yengeciğim

Süheyla-O kolunu daha kullanma biraz daha dinlensin tamam mı

Esma-Tamam yengeciğim

der ve salona gider

Sonra koridorda Leman'la karşılaşır

Leman-Abla şimdi duydum sen o nefret ettiğin kıza kolunu mu sordun

Süheyla-İnsanlık yaptım Leman

Leman-Abla sende eniştemle yaşaya yaşaya onun gibi oldun zaten bugün eniştemden hakaret yedim neden çünkü ev işlerine Esmadan yardım istediğim için ne zaman bu Esma bu eve geldi eniştem çocuklarını unuttu

Süheyla-Leman Selimde kendine göre haklı Esma ilk defa bize yalan söyledi trafik var dedi meğer senin evine geliyormuş Selim Esmayı yeğeni değil kızı gibi seviyor

Leman-Sen çok değiştin abla çok

Serpilin iş yeri soyulmuştur iş yerinin müdürü ofise 2 tane polis getirmiştir 

Polis-Nazlı Hanım kasa kırılmamış şifreli açılmış gibi

Nazlı-Allah Allah kim yapabilir ki böyle bir şey

Polis-Sizden başka şifreyi bilen var mı

Nazlı-Evet yardımcım var Serpil ona güveniyorum şifreyi biliyordu o

Polis-Kameranız var mı

Nazlı-Maalesef

Serpil dışarı çıkarken Serpilin iş yerinin şoförü Nurhan gelir

Serpil-Nurhan abi sen ne yapıyorsun burada

Şoför Nurhan-Serpil kardeşim Nazlı Hanım seni görmek istedi

Serpil-Neden bugün pazar iş yeri kapalı

Şoför Nurhan-Sen al getir dedi

Serpil-Baba ben gidiyorum iş çıktı

Selim-Tamam kızım

Serpil iş yerine gelmiştir

Nazlı-Bana doğruyu söyle Serpil kasadaki paraları ne yaptın

Serpil-Benim hiç bir şeyden haberim yok Nazlı Hanım

Nazlı-Bana yalan söyleme Serpil

Nazlı Serpilin elinden çantasını alarak içine bakar ve paraları bulur

Nazlı-Hani haberin yoktu

Paraları gören Serpil şaşkına döner.

Şirketin müdürü Nazlı Hanım Serpile çok kızmıştır

Nazlı-Olmadı Serpil olmadı sana yakıştıramadık böyle şeyi elemanlarımı çok severim ama senin yerin bir başkaydı memur bey tutuklayın 

Polis Serpilin eline kelepçeyi takar

Serpil-(ağlayarak)Nazlı Hanım lütfen yemin ederim ben bir şey yapmadım eğer içiniz rahat edecekse çalışır size paranızı öderim beni bilmiyor musunuz? Nazlı Hanım benim çocukluğumu bilirsiniz lütfen bana bir şans daha verin

Nazlı-Memur bey tutuklayın şu kızı yoksa elimden bir kaza çıkacak

Serpil-Lütfen Nazlı hanım evdekiler bir duyarsa çok üzülürler

Nazlı-Peki sana 8 saat müddet borcumuzu ödedin ödedin ödemedin doğru hapishaneye

Serpil Nazlının elini öpmeye çalışır ama öptürmez

Serpil-Çok teşekkür ederim Nazlı Hanım

Nazlı-Tamam tamam 8 saat unutma

Serpil yatak odasında oturup düşünmektedir yanına Ferit gelir ve

Ferit-Serpil niye burada tek başına oturuyorsun içeri gelsene

Serpil-Nazlı hanıma borçlandım 8 saat içinde para bulmam lazım bana para verir misin

Ferit-Bende para ne arar kadın 

Serpil-Ama acil şirkette hırsızlık yapıldı Nazlı Hanım beni suçluyor 8 saat içinde parayı ödemezsem beni içeri atacaklar ne olur müdüründen avans iste

Ferit-Yapamam

Serpil-Ya acil diyorum anlamıyor musun

Ferit-Ama utanırım

Serpil-Ya lazım diyorum sana lazım ödemezsem hapse gireceğim

Ferit-Gidip babamla konuşmayı denesen

Selim salonda hesap kitap yapmaktadır Serpil utancından yanına gelemez

Esma üniversite için dershanededir herkes test çözmektedir dershane öğretmeni de sıraları dolaşır durur Esmanın kağıdına kaşlarını çatarak bakar

Esma-Ne oldu hocam yanlış bir şey mi yaptım hata mı yaptım yoksa yanlış bir şey yaptıysam özür dilerim kesin hepsi yanlış üniversiteyi kazanamayacağım bu sene amcamla konuşacağım boşuna masraf yapmasın

Öğretmen-Esma aferin kızım hep bu hatayı yapmaya devam et aferin kızım hepsini doğru yapmışsın seni tebrik ederim çocuklar hepiniz Esma gibi olacaksınız

Esma dershaneden çıkar ve ablası Çiğdemde onu dershanenin önünde beklemektedir

Esma-Abla bugün hocadan gene takdir aldım

Çiğdem-Aferin sana

Çiğdemle Esma yolda yürürken Murat'ın kuzenleri Melisa ve Sunayla karşılaşır

Çiğdem-Selam kızlar

Melisa-Sen Murat'ın nişanlısı değil misin

Suna-Sen bizim yenge missin

Çiğdem-Kızlar ne yapıyorsunuz burada 

Suna-Halama gezmeye geldik öyle yürüyüşe çıktık 

Esma-Kızlar kim abla

Çiğdem-Onlar Murat'ın kuzeni olur Sunayla Melisa bu da benim kız kardeşim aynı zamanda Murat'ın öğrencisi Esma

Suna-Yolumuzun üstü beraber yürür müyüz

Çiğdem-Olur yürürüz

Suna-Eve gitmeden önce bir salep içer miyiz

Çiğdem-Eve geç kalmayalım kızlar

Suna-Fazla vaktinizi almaz

Çiğdem-Kırmayalım sizi 

Serpil odasında bavul hazırlamaktadır odaya Ferit girer

Ferit-Ne yapıyorsun sen

Serpil-Bavulumu hazırlıyorum 8 saat doldu polis neredeyse gelir

Polis siren sesini çalarak evlerine yaklaşmaktadır

Serpil-Ferit zaman doldu ben gidiyorum

Evlerinin kapısı çalınır 

Selim-Kim o 

Polis-Açın polis

Selim kapıyı açar 

Selim-Buyurun

Polis-Serpil Karamanın evi burasımı

Selim-Evet buyurun gelinim olur kendisi

Polis-Hakkında tutuklama kararı var

Selim şaşkına döner

Ferit te kapıya gelir

Polis-Siz Serpil Karamanın eşisiniz dimi

Ferit-Evet

Polis-Çağırın gelsin

Ferit-Memur bey ne olur yapmayın kendisinin hiç bir suçu yok

Polis-Arkadaşlar bütün odalara bakın

Selim-Yapmayın memur bey

Polislerden biri yatak odasının kapısını kırar ve Serpil'i yakalar

Polisler kelepçeyi takar salona getirirler

Selim-Kızım ne oldu polisler seni niye götürüyor

Polis-Selim bey gelininiz hırsızlık yapmış

Herkes şaşkına döner

Selim-Memur bey benim gelinim harama elini sürmez

Polis-Hadi götürüyoruz

Polis arabaya bindirip götürürler Selimde arkasından

Selim-Seni kurtaracağız kızım

Melisayla Sunanın annesiyle babası Zehra'yla Turgut kapı önünde kızlarını beklemektedirler

Turgut-Al işte kızlar kayboldu ya kadın sana dedim buraların yabancısıyız kızlar burada kaybolur dedim bana sora bilirlerdi ben onları gezdirirdim

Zehra-Ne yapayım Turgut kızların canı sıkılmış öyle yürüyüşe çıktılar

Turgut-Nereye gitti bu kızlar hadi Edirne de olsak tamam ama buraları bilmiyorlar ki

Zehra-Sinirlenme Turgut

Turgut-Ben etrafa bakmaya gidiyorum

Uzaktan Melisa, Suna, Esma ve Çiğdem gelir

Melisa-Anne baba buradayız

Anneyle baba kızlarına sarılarak 

Turgut-Kızlar neredeydiniz merak ettik

Suna-Yolda Çiğdemle karşılaştık bize salep ısmarladılar öyle geciktik

Zehra-Ah be kızım sana demedim mi burası Edirne değil İstanbul burada her şey yenmez içilmez diye

Turgut-Zehra her yer öyle değil öyle olsa Çiğdem kızımız dikkat etmez mi

Melisa-Ben Çiğdem yengemi çok sevdim 

Turgut-Vay

O sırada minibüs durur ve Murat'ın annesi Belgin iner

Belgin-Ne yapıyorsunuz burada niye hepiniz dışarıdasınız

Zehra-Kızlar dışarı çıkmıştı merak etmiştik meğer gelin kızımızla beraberlermiş

Belgin-Kızlar malum burası İstanbul buralar tehlikeli biraz dikkat edin

Zehra-Canları sıkılmış kızların

Belgin-Kızlar akşam yemeğe kalın

Çiğdem-Teşekkür ederiz anneciğim babam evde merak etmesin başka zaman inşallah

Belgin-Peki öyle olsun

Polisler Serpil'i karakola getirmişlerdir 

Serpil-Ben masumun memur bey benim hiç bir suçum yok

Sonra polisler Serpil'i nezarete kapatırlar

Süheyla-Memur bey bizim gelinimiz öyle şeyler yapmaz yolda 5 lira görsün eğilip almaz kızım sende söylesene ben öyle şey yapmam desene

Serpil ağlamaktan konuşamaz

Selim-Kızım hadi ağlamayı kes söyle gerçeği söyle ben yapmadım de bana iftira attılar de

Ferit-Serpil hadi kim yaptıysa söyle koruma o kişiyi söyle baba sana yalvarıyorum karımı buradan kurtar

Sonra Ferit oturur ağlamaya başlar

Sonra Selim amirin odasına gider ve yalvarır

Komiser-Buyurun

Selim-Komiserim bizim gelinimiz böyle bir şey yapmaz ne olur gelinimizi çıkarın oradan söz veriyorum o borcu ben üstleneceğim

Komiser-Selim Bey Serpil'i kendi kızınız gibi sevmişsiniz ama Serpil de söylemiyor ki kimin yaptığını nasıl bırakayım birde Serpilin çalıştığı yerde ki yetkiliyle konuşa bilirsiniz

Selim-Çok teşekkür ederim komiserim

Çiğdemle Esma anahtarla eve gelir

Çiğdem-Anne

Esma-Amca

Çiğdem-Abi

Esma-Yenge

Çiğdem-Kimse yok

Esma-Nereye gittiler ki

Nazlı utancından Selimin yüzüne bakamaz

Selim-Bir şey demeyecek misiniz Nazlı Hanım

Nazlı-Ne diye bilirim ki Serpilin yüzüne nasıl bakacağım Serpil den nasıl şüphelene bildim (ağlayarak) nasıl karşısına çıkacağım nasıl ondan özür dileyeceğim çok büyük bir hata yaptım Serpil gibi bir kızdan şüphelendim kendimi hiç affetmeyeceğim Selim bey sizinle karakola gele bilir miyim şikayetimden vaz geçmek istiyorum

İş yerindekiler dedikodu yapmaya başlarlar hepimiz istifa edeceğiz bunu Nazlı Hanımdan beklemezdik madem o arkadaşımıza iftira attı bizimde burada çalışmamıza gerek yok diye

Çiğdem telefonla tam arayacakken anahtar sesi duyulur ve gelirler

Esma-Nerelerdeydiniz merak ettik abi iyi misin

Çiğdem-Hadi anlatın merak ettik

Esma-Amca 

Çiğdem-Baba

Selimle Süheyla odalarına çekilirler

Süheyla-Ne gündü ama Serpil boşu boşuna nezarette kaldı
Serpil de balkonda hava alır sonra yanına Ferit gelir

Ferit-Tamam düşünme artık kurtuldun nezarette değilsin artık

O sırada Çiğdemle Esma bu lafa kulak misafiri olurlar

Ferit-Birde sende hata var iş yerinde her şeyi bilmeyeceksin sonra bak başına neler geliyor

Esma-Yengemize şimdi bir şey demeyelim üzülmesin

Çiğdem-Haklısın kardeşim

Sonra herkes sofraya oturur Serpilin morali bozuktur

Çiğdem-Abi bak bugün dershanede Esma takdir almış hocalarından

Süheyla-Hadi otur kızım

Çiğdem-Tamam anne

Esma-Amca iyi misin

Selim-İçim almadı kızım  bugün yengeni suçsuz yere nezarete tıktılar anlamadan dinlemeden Serpil'i suçladılar orada

Süheyla-Üzme kendini hayatım

Selim-Sana iyi aile olamadık kızım

Serpil-Hayır baba olur mu öyle şey

Esma-(ağlayarak) Amca sen bizim için çok önemlisin

Çiğdem-Biz senden memnunuz baba

Selim aniden kalp krizi geçirmeye başlar

Esma-Amca

Çiğdem-Baba

Sonra Serpil'le Ferit'te sofradan fırlar

Serpil-Baba 

Ferit-Baba iyi misin

Selim birden yere yığılır

Süheyla-(ağlayarak) biri ambulans çağırsın

Esma-(ağlayarak) Amca nefes al amca

Sonra Leman'ın telefonu çalar 

Leman-Alo ne tamam hemen geliyorum

Herkes ameliyathane önünde beklemektedirler Selimi ameliyat ederler

Leman gelir

Leman-Abla

Süheyla-Leman

birbirlerine sarılırlar

Leman-Ağlama abla eniştem iyi olacak merak etme

Leman sonra Esmaya kötü kötü bakar

Ferit hastanede volta atar

Çiğdemle Esmada bir yerde oturur Esma başını Çiğdemin omuzuna yaslar Süheyla bir yerde oturur ağlar Leman onu teselli eder Selim hala ameliyattadır doktorlar ameliyathaneden girerler çıkarlar bir şey soramazlar sonra doktor ameliyathaneden çıkar yanlarına gelir 

Süheyla-Doktor bey durumu nasıl iyi mi

Doktor-Kalbine stent taktık

Ferit-Stent mi iyi mi şimdi durumu

Doktor-Şuan uyuyor bir şey diyemeyiz (der ve gider)

Serpil de bir köşede oturup ağlar Ferit te yanına gelir

Ferit-Niye ağlıyorsun senin suçun yok

Serpil-Hayır benim suçum eğer polisler gelmeseydi babam şimdi o ameliyat yatağında olmayacaktı babamın kurtulması için elimden geleni yapacağım

Ferit-Üzülme senin suçun yok senin tek suçun iş yerinde her şeyi bilmek 

Serpil-Ben biraz hava alacağım tek başıma

Ertesi gün olur herkes serviste Selimin yanına toplanmıştır

Selim-Süheyla sen benim kaç senelik karım oldun beni hiç yalnız bırakmadın eğer sana kızdıysam sesim yükseldiyse senden özür dilerim hakkını helal et 

Serpil ağlayarak orada durur

Selim-Serpil gelsene kızım 

Serpil yanına gider

Selim-Serpil sen benim gelinim değil kızımdın sana bir kızgınlığım varsa özür dilerim hakkını helal et

Serpil-Ne olur baba öyle şeyler söyleme esas ben senden özür dilerim

Selim-Bak kızım bana bir şey olursa Esma sana emanet tamam mı

Serpil-Sen yaşayacaksın baba

Selim-Çiğdem kızım senin mürvetini göremeden gidiyorum buralardan onun için gözüm açık gidecek

Esma-Amca lütfen öyle şeyler söyleme sen iyileşeceksin ve Çiğdem ablamın düğününde bulunacaksın biz sensiz yapamayız amcacığım

Selim-Kızım

Esma-Sus amca sen buradan tabutla çıkmayacaksın iyileşipte çıkacaksın.