Belginin Çocuk Sevdası

Muratla Çiğdem hem arabayla gitmekte hem de muhabbet etmektedir

Murat-Ailen bizi görünce ne kadar mutlu oldular dimi

Çiğdem-Evet mutlu oldular kızları geliyor olmasın mı yani

Murat-Tamam kızma bana

Çiğdem-İlk evlendiğimde babam ne kadar çok ağlamıştı

Murat-Bak şimdi ben onun damadı değil oğlu oldum

Çiğdem-Aynen öyle babam seni çok sevdi

Murat-Bak ne diyeceğim akşama daha çok var AVM'ye gidelim mi gezmiş oluruz biraz

 

Serhat-Anne anne bugün Esma gelmedi yoksa bana küstümü

Selma-Serhat bugün özel gün biliyorsun dimi oğlum

Serhat-Evet böyle bir şey duymuştum babalar günü

Selma-Evet oğlum Esma bugün amcasıyla vakit geçirecek

Serhat-Aile önemli Esma ailesiyle vakit geçirecek tabi

Selma-Evet oğlum eğer 2 arkadaş hergün görüşürse birbirinden bıkarlar

Serhat-Ama ben bıkmam ki

Selma-Yani birbirinizi özlemezsiniz oğlum

Serhat-Anladım 

Selma-Aferin oğlum

Serhat-Anne ben odamdayım boyama yapacağım biraz

Selma Serhat'ın arkasından gülümser

Esmada odasında oturmaktadır yanına Süheyla elinde makyajla gelir ve

Süheyla-Esma bugün ablan geldi mutlu musun

Esma-Mutluyum yenge

Süheyla-Bak bu makyaj kutusunu senin için aldım

Esma-Yenge bugün teyzemle görüştün dimi

Süheyla-Güzel kızım ben teyzenden etkilenmedim sadece senin bakımlı olmanı istiyorum

Esma-Tamam yengeciğim seni mi kıracağım

Süheyla-Aferin sana

Belginde kafasını çocuğa takmıştır

Belgin-Oğlum Çiğdemle evleneli biraz zaman oldu benim bir ayağım çukurda ben sizden artık paşa veya prenses istiyorum ölmeden önce sizden torun istiyorum

Murat-(azıcık sesini yükselterek)Anne tövbe de nasıl konuşuyorsun sen ölümden bahsediyorsun sen daha gençsin yaşayacaksın tabi

O sırada içeri Faruk girer

Faruk-Murat mevzu ne

Murat-Baba annem ölümden bahsediyor sen daha yaşayacaksın diyorum

Belgin-Ama oğlum dünyanın kanunu o insanlar doğar büyür yaşlanır ölür

Faruk-Söylesene Belgin mevzu neden ölüme geldi şimdi

Belgin-Faruk ben sadece Murattan ölmeden önce torun istedim işte bu kadar

Murat-Ama anne ölümden bahsetmene gerek yoktu

Ertesi gün olur Murat salona gelir Turgut koltukta gazete okumaktadır

Murat-Günaydın dayı

Turgut-Günaydın

Çiğdem-Günaydın dayı

Turgut-Günaydın kızım

Zehra da salona gelir

Zehra-Günaydın ev ahalisi ooo Murat Bey bugün yüzünüzde güller açıyor

Murat-Her zaman ki halim yengeciğim

Çiğdem Esmayla telefonla konuşmak için odasına gider telefonla arar telefonu Süheyla açar

Çiğdem-Anne merhaba Esmaya verir misin

Süheyla-Esma banyoya girmişti kızım çıkar birazdan çıktı bile bornozlarıyla geliyor Esma ablan arıyor kızım

Esma-Nasılsın abla

Çiğdem-İyiyim canım kardeşim sen nasılsın hayırdır 

Esma-Aramam için sebep mi gerekiyor

Çiğdem-Tabi ki araman için sebep gerekmez anlat bakalım her şey yolunda mı

Esma-Her şey yolunda

Çiğdem-Orada herşey yolunda mı 

Esma-Her şey yolunda hani benim bir arkadaşım vardı ya onu ne zamandır göremiyorum

Çiğdem-İşten güçten fırsat kalmıyor ki kardeşim ama sen gene ihmal etme tamam mı

Esma-Hep ben mi gideceğim biraz da o geldin

Çiğdem-Bak orada haklısın işte

Esma-Serhat artık eskisi gibi değil hastalığı iyileşiyor yavaş yavaş

Çiğdem-Sayende kardeşim

Süheyla içerden seslenir

Süheyla-Esma hadi kızım kahvaltı hazır

Esma-Geliyorum yenge abla kapatıyorum yengem çağırıyor

Çiğdem-Tamam kendine iyi bak

Ferit markette alışveriş yapmaktadır limiti dolduğu için bir şey alamaz ve kasiyerle kavga eder

Ferit-Ne diyorsun kardeşim sen ne demek bir şey alamam

Kasiyer-Bey efendi kredi kartının limiti dolmuş

Ferit-Nasıl dolar ya

Kasiyer-Size yalan borcum mu var bey efendi

Ferit-Tamam kardeşim tamam bu sefer nakit öderim ne yapalım

Ferit alışverişini yapıp anahtarla eve girer

Süheyla-Hoş geldin oğlum su faturasını ödedin mi

Ferit-Ödedim anne

Süheyla-Bugün Serpilin sevdiği yemeği yapıyorum

Selim evinin apartmanına girer posta kutusuna bakar birde ne görsün Ferit'in kredi kartı borcu 8 bin tl

Selim sinirle içeri girer

Selim-Ferit bu kredi kartını nasıl çıkardın sen aile üyelerinden birinin imza atması gerekmiyor mu

Ferit-Baba ben o imzayı Esmaya attırdım ama ödeyeceğim baba merak etme

Selim-(bağırarak) Nasıl ödeyeceksin Ferit 8 bin lira bu kadar şeyleri nasıl aldın da 8 bin tl borcun oldu

Süheyla Selimin sesinden odaya gelir

Süheyla-Ne oldu mevzu ne

Selim-(sinirlenerek)Bu var ya bu kredi kartı çıkardı birde 8 bin tl borç yaptı birde Esmayı kandırmış kağıt imzalatmış bu hiç akıllanmayacak ailesini hiç düşünmüyor

Selim tam tokat atacakken Serpil elini tutar

Serpil-Yapma baba tamam Ferit hata yapmış ama sen tokat atarsan haklıyken haksız duruma düşeceksin

Selim-Ama kızım Ferit ne yapmış bir bilsen

Serpil-Her şeyi biliyorum baba

Selim-Bu kadar parayla ne aldı ondan bile haberim yok

Serpil-Baba Ferit alt tarafı düşüncesiz bizi öbür tarafa göndermeye yemin etmiş

Selim-Zamanında bu çocuğu dövseydim böyle mi olurdu

Süheyla-Biz nereden bilelim gençtir dedik çocuktur dedir yapar dedik

Selim-Oğlum ben ecelimle ölmek istiyorum lütfen ölümüm senden olmasın

Ferit-Özür dilerim baba size her zaman yük oldum pılımı pırtımı toplayacağım bu evden gideceğim hem benden kurtulmuş olursunuz

Serpil-Hayır hiç bir yere gitmiyorsun burası senin annenle babanın evi hem suçlusun hem güçlüsün

Selim sinirlenir Ferit eve ne almış ne almamış hepsini alıp fırlatmaya başlar

Serpil-Baba eşyaları fırlatmakla olmuyor borcu nasıl ödeyeceğiz

Selim-Bilmiyorum kızım bilmiyorum sana gelince Ferit bey artık maaş kartın bende duracak evin ihtiyaçlarını ben alacağım eğer paraya sıkışırsan gelir benden borç alırsın

Ferit odasına kapanır ve ağlamaya başlar yanına Süheyla gelir ve

Süheyla-Ferit baban yüzünden ağlama oğlum şimdi çok sinirli birazdan sinirleri geçer merak etme

Ferit-Anne bana numara yapma orada o kadar babam bana bağırdı çağırdı senin orada ağızın açılmadı

Süheyla-Oğlum niye numara yapayım

Ferit-Ben saf değilim anne

der ve odadan çıkar

Serhat elinde resim kağıdıyla annesinin yanına gelir Selimin resminin aynısını yapmıştır

Serhat-Anne bak resmim nasıl olmuş

Selma-Oğlum harika resim olmuş sanki Selim Beyin aynısı

Serhat-Beğendin mi

Selma-Beğendim

Ertesi gün olur Ferit işe gitmek için hazırladır

Süheyla-Oğlum bugün kredi kartın ödenecek merak etme

Ferit-Tamam anne valla borç ödenene kadar babamın karşısına çıkmak istemiyorum

Süheyla-Olsun oğlum sonuçta o senin baban

Ferit-Babama söyle maaş günüm her ayın 15 inde

Süheyla-Merak etme oğlum babanın siniri geçince kartını geri verecektir

Ferit-Anne babam ne kadar inatçı keçi bilmiyor musun

Ferit evden çıkar Esma girer

Esma-Ne oldu yenge

Süheyla-Yok birşey kızım sadece abinle konuşuyorduk o kadar

Ferit yatağında hasta hasta yatmaktadır ve sürekli ınlamaktadır

Serpil-Ferit iyi misin Ferit iyi misin söyle

Serpil elini Ferit'in başına koyar

Serpil-Sen yanıyorsun

Ferit-Ben iyiyim sen merak etme

Serpil-Hayır iyi değilsin anne bir buraya bakar mısın

Süheyla-Ne oldu oğlum

Serpil-Ferit'in ateşi var anne

Süheyla-Hemen hastaneye gidin

Serpil-Gidiyoruz zaten hadi Ferit yavaş yavaş koluma gir gidelim

Hastaneye gelirler ve

Serpil-Doktor hiç bir şeyinin olmadığını söyledi

Ferit-Ne yapayım hastayım işte

Serpil-Bak Ferit seni affettiğimi zannetme hastasın diye seni hastaneye getirdim

Ferit-Affetmedin mi beni sana söz veriyorum kartım hep babamda kalacak

Serpil-Tamam tamam affettim hadi dışarı çıkalım taksi bulalım

Ferit-Birde borcu ödesem her şey düzelecek

Serpil-Babam borcunu ödedi merak etme

Ferit-Oh rahatladım

Ertesi gün olur Ferit kimseye çaktırmadan dolapta ki portakalları alır mutfağın penceresinden aşağı atar

Ferit-Güle güle portakallar

Sonra tencerede ki çorbayı da pencereden döker

Ferit-Sana da güle güle çorba anne sana intikamımı alacağımı söylemiştim

Sonra dolapta ki limonları da alıp pencereden atar

Ferit-Size de güle güle limonlar

der kötü kahkaha atar

O sırada Serpil seslenir

Serpil-Ferit yatağında göremedim seni ne yapıyorsun burada sen hastasın yatağına yatsana

Ferit-Kendime portakal sıkacaktım ama evde bir tane bile portakal yok

Serpil-Anneme sorayım

Ferit-Hiç gerek yok

O sırada Ferit öğürü verir

Serpil-İyi misin

Ferit-Midem bulanıyor

Serpil-İyi değilsin işte ben sana ayağı kalkmayacaksın demedim mi hadi git şimdi yatağına

Ferit-Yok iyiyim iyiyim kendime çorba ısıtacağım biraz

Tencereyi açar

Ferit-Çorba yok neyse önemli değil kendime biraz limon sıkacağım

Serpil-Ferit git yat ben hallederim

Ferit buzdolabını açar ve

Ferit-Limonda yok

Serpil-Anne anne

Süheyla-Ne oldu kızım

Serpil-Anne evde portakal yok çorba yok limon yok

Süheyla-Ama baban bir kilo portakal almıştı

Süheyla dolabı açar ve göremez

Süheyla-Allah Allah nereye gitti o kadar portakallar

Serpil-Bak tencerede çorbada yok limonda kalmamış

Süheyla-Ama daha portakalı yeni almıştık limonu da çorbayıda daha yeni yapmıştım o kadar şeye ne oldu

Ferit-Anne niye bana bakıyorsun o kadar şeyi ben mi yedim

Süheyla-Hayır oğlum ben öğle şey söylemedim

Serpil-Boş ver anne adam kimseye zahmet olmasın diye kendi işini kendi görüyor neyse ben dışardan söylerim bir şey sende yatağına git anne babama söyle eve portakal, limon alsın

Ertesi gün olur

Selim-Müjdemi isterim

Süheyla-Ne oldu söyle

Selim-Bugün çok sevineceğimiz bir şey oldu

Süheyla-Merak ettim şimdi ne olur söyle

Selim-Senaryomu hazırlayacağım birini buldum

Süheyla-Allah'ım sana şükürler olsun

Selim-İyi ki Serhat'ı dinlemişim Serhat ve Esmanın hikayesi bak bunun için bana para verdiler

Ferit parayı görünce gözleri fal taşı gibi açılır

Süheyla-Bence bugün Serhatlara gidelim giderken de hediye alalım

Selim-Olur bugün gideriz Esma biz Serhat'a gidiyoruz gelecek misin

Esma-Ama abim evde yalnız kalacak

Ferit-Yok Esma yok git sen yengen burada

Selim-Esma hadi sende gel giderken hediye alacağız

Süheyla-Ben hazırlanıp geliyorum

Yolda Çiğdemle ve Muratla karşılaşırlar

Çiğdem-Anne baba sizi gördüğüme çok sevindim

Murat-merhaba anne merhaba baba

Selim-Merhaba oğlum

Çiğdem gider annesiyle babasına sarılır

Hep beraber Serhatların kapısının önüne gelirler zili çalarlar kapıyı Selma açar

Selma-Hoş geldiniz Selim Bey buyurun içeri girin

İçeri girerler salonda koltukta otururlar

Selma-Nasılsınız

Selim-Kusura bakmayın haber vermeden geldik sebebi ziyaretimiz ben senaryo hazırlıyorum beğenilirse dizi olacak Serhat ile Esmanın hikayesi bu fikri bana damadım Murat vermişti ben de onu dinledim hazırlıyorum ben de bu haberi size söylemeye geldim

Çiğdem-Çok güzel şey yapmışsın baba

Selma-Senaryonuz için sizi tebrik ederim Selim bey

Serhat gelir Selim ve Süheylanın elini öperek

Serhat-Hoş geldiniz

der

Serhat-Ayakta kaldınız lütfen oturun

Selim-Bak oğlum bu hediye senin için

Serhat-Teşekkür ederim niye zahmet ettiniz

Selim-Sende artık bizim oğlumuzsun

Esma-Biliyor musun Serhat amcam ikimizin hikayesini yazacak beğenilirse dizi olacak

Serhat-Süper

Selim-Selma Hanım çok efendi bir evlat yetiştirmişsiniz efendi, saygılı, cana yakın içinde hiç fesatlık yok

Selma-Öyledir benim oğlum

Serhat-Selim amca benimle odama kadar gelir misin senin resmini çizdim onu göstereceğim sizde gelir

Herkes Serhat'ın odasına gider

Serhat-Senin sulu boyayla resmini yaptım göstereyim sana

Odasına gelirler ve

Serhat-Bakın burası benim odam

Selim-Odan çok güzelmiş

Serhat-Size yaptığım resmi göstereyim

Resmini açar ve

Serhat-Bakın nasıl olmuş

Herkes donar kalır

Selim-Serhat harika resim yapmışın bakın Süheyla Esma Serhat benim resmimi çizmiş

Süheyla-Esma hadi kızım Serhat'ın annesinin yanına git kadına ayıp olmasın

Çok mutlu olan Selim Serhat'a sarılır

Ferit evde yalnız kalmıştır

Ferit-Oh be sonunda evde yalnızım cipsim televizyonum hasta numarası yapmak ne kadar eğlenceliymiş karım alışverişe gitmişti şimdi onu arayım numaramı yapayım

Karısını arar ve ulaşamaz

Ferit-Kiminle konuşuyorsun be kadın neyse ararım sonra

Telefonu çalar Serpil arar

Ferit-Alo

Serpil-Söyle Ferit ne oldu alışverişteyim

Ferit-Çok başım ağrıyor

Serpil-Esmaya veya anneme söyle sana bir şey getirsinler anneme verir misin

Ferit-Annem, babam, Esma Serhatlara gittiler

Serpil-Neden

Ferit-Babam senaryo yazmış beğenilirse dizi olacakmış babam Esmayla Serhat'ın hikayesini yazacakmış onu söylemeye gittiler

Serpil-Babam senaryomu yazmış

Ferit-Harçlık bile vermişler zaten beni sevmiyorlar ki varsa yoksa Esmayla Çiğdem beni düşünmüyorlar

Serpil-Tamam hemen geleceğim

Ferit-Çabuk gel

Telefonu kapatır kapatmaz kahkahasını atar

Ferit-Serpil gelecek annemle babama kızacak vay şeytan Ferit vay

Selim-Bize müsaade

Selma-Serhat'ı görmeye geldiğiniz için teşekkür ederiz

Selim-Bende teşekkür ederim size tavsiyem Serhat'ı kurslara yazdırmanız Esmayla arkadaşlık etmesinden de mutluyum

Serhat-Sizi geçireyim

Ferit balkonda Serpilin gelmesini bekler ve Serpil gelir yatağında hasta numarası yaparak yatar

Serpil-OOO yanıyorsun sen sana ballı süt yapayım

Ferit-Hayır hiç gerek yok

Serpil-İtiraz istemiyorum

Selim-Çok güzel gündü dimi Süheyla

Süheyla-Aynen öyle Serhat'ın annesi de çok iyi insan sen otur ben kahve yapayım

Mutfağa girer ve Serpili görür

Süheyla-Serpil ne yapıyorsun kızım

Serpil-Ferit ateşler içinde yatıyor anne bende ballı süt yapıyorum

Ferit-Anne geldiniz mi

Serpil-Ferit ben sana gelmeyeceksin demedim mi sana ballı süt yaptım sonra ilaçlarını içersin