2☘︎
"Olmazsa olmazımsın Yankı. Bak, olmuyor işte!"
Defterin sayfasını çevirirken eli titredi. Kumsal'ın iç dünyasını yazıyordu bu defter.
Acı çekmek istemiyordu ama geç de olsa Kumsal' ı hissetmek istiyordu.
Acısını bile.
"Bugün kafeteryada yemek yerken yanıma geldin. Sen yoksan yalnızdım.
İyi ki geldin.
Karşımda hiç doymayacakmış gibi yemek yemen bile güzeldi ve ben dudağının kenarında kalan ketçapla bile seni sevdiğimi hissettim o an.
Titredim, fazla ileriye gittiğimi düşünüp kalktım masadan. Sen ona aittin. Ben ise sana ait olmaya çalışıyordum."
Yankı da titredi. Yanındaki hayali Kumsal öylece bakıyordu ona, onu buradan götüren otobüse binmeden önce ona baktığı gibiydi.
Kocaman bir şaka olmasını diledi o zaman. Bu günlüğü okumayı bitirince, Kumsal şu kapıdan gülerek girecek ve "Seni özledim Yankı." diyecekti.
Elini saçlarından geçirdi. Bir kaç satır kalmıştı sayfada okunmamış.
"Unutmadan...
Umutsuz hayaller kuruyorum.
Sonunda karanlık olan aydınlık hayaller.
Beni karanlık sonlardan kurtarmanı bekliyorum Yankı.
Neden? Neden karanlıkla dost olmak zorundayım ki Yankı?"